Popüler Yayınlar

24 Ağustos 2011 Çarşamba

GÜL YAPRAĞINDA ŞEBNEM

  Bir şebnem olmak gül yaprağında...Güenşle birlikte kaybolacağını bilmenin hüznüyle güle ccan katan bir su olabilemenin verdiği mutluluğu beraber yaşamak...
   İnsan yeryüzünün en şerefli yaratılmışı yada yeryüzündeki en aşağı yaratılmış.Yine kendisine verilen akılla bu bulunabileceği konumlara dair seçim yapabilen canlı insan İsterse hayatını şerefli bir şekilde yaşayıp yani güle can suyu katan bir şebnem olup yarara dayalı bir ömür sirmek de insanın kendi elinde bir hiç gibi yaşayıp yani gülün yaprağında güneşle birlikte yok olup gitmek de insanın kendi elinde.






22 Ağustos 2011 Pazartesi

İSLAM ÖNCESİ TÜRK DEVLET TEŞKİLATI

  Türkler'in tarih byunca kurmuş oldukları devletleri mutlak monarşi dediğimiz tek kişinin hakimiyetine dayanan bir yönetim biçimiyle yönettiklerini görüyoruz.Ama bu monarşilerin yanında da hemen hemen her dönemde de meclisin varlığını görmek mümkündür.Bu meclislerin islam öncesinde Kurultay, Keneş ve Toy gibi ismler aldığını görüyoruz,Bu meclislerde ülkenin sorunları görüşülür, ordu ile ilgili durumlar değerlendirilir denetim raporları görüşülür, hayvan sayım sonuçları değerlendilirdi.Bu meclislerde son sözü söyleyen hükümdardı.Fakat bzı zamanlarda Kurultay'ın hükümdarı dahi değiştirebilidiğini görmek mümkün.Bu meclislerin varlığı mutlak monarşi olan bu yönetim şekillerine yine de demokratik bir hava katmaktadır diyebiliriz.Her ne kadar bu meclisler danışma meclisi de olsa.
  Kağan her nekadar ülkenin tek yetkili yöneticisi gibi görünse de onun yetkilerini sınırlandıran önemli bir unsur vardır: Töre.Nedir töre?Önceki yaşantıların ürnleri,kurltay kararları,kağanın töreye aykırı olmamak koşuluyla verdiği hükümlerdir töre.
 Yönetimde Hatun ya da Katun dediğimiz Kağan eşlerinin de etkili olduğunu görüyoruz.Türkler'in hayatında kadının yerini göstermek adına en güzel örnek diyebiliriz
  Ülke genelde Doğu-Batı veya Sağ-Sol olarak ikiye ayrılıp yönetilmiştir.Bu durumun sebeplerini de şöyle açıklayabiliriz; öncelikle ülke hanedan üyelerinin ortak malıdır anlayışına bağlı olarak ülke yönetimine hanedanın her üyesi katılmaya çalışılmıştır.Bunun yanı sıra ileride devleti yönetme sırası kendisine gelebilecek kişiler bu uygulamayla tecrübe kazanacaktı.

21 Ağustos 2011 Pazar

Bunları Biliyormuyuz?

XI yüzyılda yaşamış olan Beyruni, Galilei'den 600 yıl önce dünyanın döndüğünü ispatlamıştır.

20 Ağustos 2011 Cumartesi

SOMALİ VE İNSANLIK

Yıllardır sömürüye maruz kalmış bir coğrafyanın çocukları Afrika'nın insanı.Dünyanın bir çok yerindeki insanlar yıllarca semirdiklerini sindirmeye çalışrken açlığın pençesinde boğuşan insan Afrika insanı.Elbette vicdanı olan, kalbi nasırlaşmamış her insanın duyarlı olduğu bir konu aynı zamanda Afrika insanı.
Her canlı ölümü mutlaka tadacaktır ama bu şekildeki ölüme hangi insan olanın kalbi dayanır ki...
Yapılan yardımları takdirle izleyip katılım sağlamakla beraber bazı ifadeler de içimizi acıtmıyor değil. Yurdumuzda aç varken orada ne işiniz var, ülkemizde ölümler olurken oraya gitmenin zamanı mı gibi cümleler gerçekten düşündürücü.İçimizi parçalıyor tabiki şehitlerimizin olması,ülkemizde yoksulluğun bulunmasıama bizler cephede düşman askerine yeri geldiğinde ekmeğini suyunu veren nerde olursa olsun hayata ,cana önem veren insanların torunları değilmiyiz?